Oturduğum yerde her yerde seçim afişleri var. Her sokakta CHP’nin avukat başkan adayı ile İyi Parti’nin tiyatrocu adayı Emre Kınay. Ancak İyi Parti o kadar çok bayrak asmış ki adım başı Emre Kınay’ın suratı insanların karşısına çıkıyor, kaçamıyorsun. Oy verecek insanı bu bayraklar, afişler etkiliyor mudur emin değilim. Ancak okulda bize görünürlüğün insanlara sempatik geldiği, sürekli gördüğümüz insanları sevme ve onları yakın görme eğiliminde olduğumuz anlatılmıştı.
Bir tiyatrocuyu aday göstermek ardından bir sürü afiş, bayrak asmaya bu kadar çok bütçe ayırmak belki yukarıda bahsettiğim teoriye dayanıyordur. Ayrıca bu tip bir başkanlık olursa Kadıköy ilçe olarak oldukça mantıklı. Emre Kınay da iyi niyetli bir harekette bulunmuş. Yine de kendisine Kadıköy başkanlığı için hiç şans vermiyorum.
Genelleme yapmak doğru değil tabii. Her meslekte birçok farklı karakter var. Politika bildiğim bir alan değil, yalnız kendi kuralları olduğunu tahmin ediyorum. Bir kişinin sonradan politikaya atılıp başarılı olması çok zor olabilir. Özellikle sanat görsel bir meslek olduğu için kıskançlıklar elbette vardır ancak belirli bir seviyede kalıyor. Yani sanatla, sporla ilgilenen insanlar aşırı hırslı değiller, zihinsel olarak daha sağlıklılar ve daha dürüst davranıyorlar diye gözlemliyorum. Kişisel olarak da iş dünyasında gözünü para ve güç hırsı bürümüş insanlar bazen insanlığa olan inancımı yitirmeme sebep oldu. Resimle, dansla yani genel olarak sanatla uğraşan kimseye karşı güvenim kırılmadı. Politika da iş dünyasından daha beter olabilir diye düşünüyorum. Mad Men dizisinde bakış açısını, karakterini bana çok benzetttiğim adeta kendimi bulduğum Peggy Olson karakteri var. Onun dizinin ikinci sezonunda söylediği bir söz var. “Just tell the truth. Don’t worry about the outcome. People respect that”. Yani doğruyu söyle sonucu, gerisini merak etme. İnsanlar buna saygı duyar”. İyi liderlik için muhteşem bir söz, hatta defterime not etmiştim. Politikada ise bence buna yer yok. Oldukça manipülatif bir ortam olabilir. Aday gösterilen kişiyi tanımıyorum, sadece sahnede izlemişliğim var. İyi bir oyuncu olabilir, yalnız politikada ne kadar ileri gidebilir emin değilim. Güzel ve iyi niyetli bir heves olmuş. Politik görüşümden bağımsız konuşuyorum, İyi Parti bir cesaret örneği göstermiş.
Çok parlak, her işi yapabilecek ve bu tip insanların hakkından gelebilecek sanatçılar elbette var. Çocukluğumda Şehir Tiyatrosu’nun eğitim birimindeyken Gencay Gürün’ü, bir ara yönetim değiştiğinde Serra Yılmaz’ı hatırlıyorum. Belki onlar gibiler bu alanda başarılı olabilir.
Fakat sanatçılar politikada bir şeyler yapmaya çalışıp, kendini heba edebilir. Aslında daha fazla insanı sanat yoluyla etkileyebilir, dönüştürebilirler. Sanat dolaylı olsa da politikaya göre daha etkili olabilir.
Yürürken beş dakikada bir seçim afişi görmek beni rahatsız etmeye başladı bir yandan. Başkan adaylarına karşı nötrken olumsuza dönme riski de var. Her sokak başında gördüğüm seçim afişlerinden bu fotoğraflar rüyama girmez umarım 🙂