Peak’in son yayınlanan reklamının başka bir reklamdan kopya olduğunu bilmiyordum, benzer Audi reklamını izlememiştim.
Reklam biçim olarak şirketin hizmetini yansıtıyor ayrıca vizyoner bir fikre dayanıyor. Sanıyorum Türk televizyonlarında ilk defa bir işe alım reklamı bu kadar geniş bir kitleye yayınlandı.
Aslında işe alımın çok ötesinde bir mesaj veriyor. Bir şirketi oluşturan çalışanlar o kurumun kimliğini, kültürünü yaratıyor. Şirket kendi kimliğini, vizyonunu işe alım reklamı aracıyla anlatmış. Bir taşla iki kuş vurmuş. Belki kendi işini, ürününü anlatsaydı bu kadar etkili olmazdı.
Web sitesindeki açık pozisyonlara yönlendirme yapıyor, yönlendirme linki ve pozisyonlar dahil İngilizce yazılmış. Bu da uluslararası bir şirket olduğunu vurgulamak için bir strateji olabilir.
Ancak sonrasında başına gelenler üzücü. Farklı bir şey yapmaya cesaret ediyorsun, reklam daha önce yapılan başka bir reklamdan alınmış çıkıyor. İşin kötü tarafı Türkiye’deki en büyük reklam ajanslarından birinin reklamı yapmış olması. Ajans içinde bir kontrol mekanizması olmaması şaşırtıcı bir durum. Ajansın hala açıklama yapmayarak itibarını zedelemesi belki de gelecekte yok edecek olması…
Kriz iletişiminde özellikle internet, sosyal medya vs. söz konusuysa hız esastır. Günlerce, saatlerce toplantı yapıp karar vermeyi bekleyemezsin. Peak bu durumu iyi yönetip hızlı bir şekilde reklamı durduğunu açıklamış. Ne diyelim yolları açık olsun.
Son olarak Pazar gününe bir şarkı bırakıyorum. O Ses Türkiye’nin belki de bugüne kadarki en şeytan tüylü yarışmacısı, Whitesnake’den bile iyi söylediğine ve ileride yıldızının çok daha fazla parlayacağına inandığım süper şarkıcı, Bartu Gülhan’dan Still of the Night. Bu gibi yarışmaların iyi yanı bazen hiç tanınmayan insanları çıkarıp yıllarca dinlediğiniz şarkılara farklı bir duygu katması. Bartu da hem işinde iyi, hem de karakteri sağlam iyi birine benziyor. Umarım sesini daha çok duyarız. Glam 80’lerde kaldı sanırdım 🙂